Omurga Sağlığı ve Hastalıkları


İpli Skolyoz Ameliyatı Nedir?

İpli skolyoz ameliyatı, özellikle büyüme çağındaki çocuklarda görülen skolyozun (omurga eğriliği) tedavisinde kullanılan, füzyonsuz bir cerrahi yöntemdir. Geleneleneksel skolyoz ameliyatlarında omurlar metal çubuklarla sabitlenerek (füzyon) düzeltilirken, bu yöntemde omurganın hareketliliği korunur.

Ameliyat sırasında, omurganın dışbükey (konveks) tarafına vidalar yerleştirilir ve bu vidaların arasından gergin bir ip geçirilir. Bu ip, omurganın büyüme potansiyelini kullanarak eğriliğin zamanla düzelmesini sağlar. Büyüme devam ettikçe ipin gerginliği, omurların doğru pozisyonda büyümesine yönlendirir. Bu yöntemin en büyük avantajlarından biri, omurganın esnekliğini koruması ve hastanın ameliyat sonrası daha hızlı bir şekilde günlük hayatına dönebilmesidir.


Skolyoz Nedir? Skolyoz Tedavisi

Skolyoz, omurganın sağa veya sola doğru anormal bir şekilde eğrilmesi durumudur. Sağlıklı bir omurga arkadan bakıldığında düz bir hat şeklinde görülürken, skolyozlu bir omurgada "S" veya "C" şeklinde bir eğrilik mevcuttur. Bu durum genellikle ergenlik döneminde hızlı boy uzamasıyla birlikte belirginleşir.

Nedenleri: Skolyozun büyük bir kısmının nedeni tam olarak bilinmemektedir ve bu durum "idiyopatik skolyoz" olarak adlandırılır. Bunun yanı sıra doğuştan gelen omurga anomalileri (konjenital skolyoz) veya kas ve sinir hastalıklarına bağlı olarak da (nöromüsküler skolyoz) gelişebilir.

Belirtileri:

  • Bir omzun diğerinden daha yüksekte olması
  • Bir kürek kemiğinin diğerine göre daha çıkıntılı olması
  • Belin bir tarafında girinti, diğer tarafında ise çıkıntı olması
  • Kalçaların simetrik durmaması
  • Vücudun bir tarafa doğru eğik durması

Tedavisi: Skolyoz tedavisi, eğriliğin derecesine, hastanın yaşına ve kemik gelişiminin hangi aşamada olduğuna bağlı olarak değişiklik gösterir.

  • Gözlem: Düşük dereceli eğriliklerde, doktor düzenli aralıklarla eğriliğin ilerleyip ilerlemediğini takip eder.
  • Korse Tedavisi: Büyüme çağındaki çocuklarda ve orta dereceli eğriliklerde, eğriliğin ilerlemesini durdurmak amacıyla korse kullanımı önerilebilir.
  • Fizik Tedavi ve Egzersiz: Omurga çevresindeki kasları güçlendirmek ve duruşu düzeltmek için özel egzersiz programları uygulanır.
  • Cerrahi Tedavi: İleri derecedeki eğriliklerde veya diğer tedavi yöntemlerinin yetersiz kaldığı durumlarda cerrahi müdahale (füzyonlu veya füzyonsuz ameliyatlar) gerekebilir.

Omurilik Kanal Darlığı (Spinal Stenoz)

Omurilik Kanal Darlığı (Spinal Stenoz), omurilik ve sinir köklerinin geçtiği omurga kanalının daralması durumudur. Bu daralma, omurilik ve sinirler üzerinde baskı oluşturarak çeşitli nörolojik belirtilere yol açar. Genellikle yaşlanmayla birlikte omurgada meydana gelen dejeneratif değişiklikler (kireçlenme, fıtıklaşma, bağ dokularının kalınlaşması) sonucu ortaya çıkar.

Belirtileri: Belirtiler daralmanın olduğu bölgeye (boyun veya bel) göre değişir.

Bel bölgesinde (Lomber Spinal Stenoz):

  • Bacaklarda ağrı, uyuşma, karıncalanma ve güçsüzlük
  • Özellikle yürüme veya ayakta durma ile artan, oturunca veya öne eğilince azalan ağrı (nörojenik kloadikasyo)
  • Bel ağrısı

Boyun bölgesinde (Servikal Spinal Stenoz):

  • Kollarda ve ellerde ağrı, uyuşma, beceriksizlik
  • Yürüme güçlüğü, denge sorunları
  • İleri vakalarda idrar ve dışkı kontrolü sorunları

Tedavisi: Tedavide amaç, semptomları hafifletmek ve hastanın yaşam kalitesini artırmaktır.

  • İlaç Tedavisi: Ağrı kesiciler, anti-inflamatuar ilaçlar ve kas gevşeticiler kullanılabilir.
  • Fizik Tedavi: Kasları güçlendirmek ve esnekliği artırmak için egzersiz programları düzenlenir.
  • Enjeksiyonlar: Kanal içine yapılan epidural steroid enjeksiyonları, sinirler üzerindeki şişliği ve baskıyı azaltarak geçici rahatlama sağlayabilir.
  • Cerrahi Tedavi: Konservatif tedavilere yanıt vermeyen, ilerleyici nörolojik kayıpları olan veya yaşam kalitesi ciddi şekilde etkilenen hastalarda, daralan kanalı genişletmeye yönelik cerrahi girişimler (laminektomi, dekompresyon) uygulanır.

Osteoporoz Nedir?

Halk arasında "kemik erimesi" olarak da bilinen osteoporoz, kemik yoğunluğunun azalması ve kemik yapısının bozulması sonucu kemiklerin daha kırılgan hale geldiği bir iskelet sistemi hastalığıdır. Bu durum, özellikle kalça, omurga ve el bileği kırıkları riskini artırır.

Nedenleri ve Risk Faktörleri: Yaşlanma en önemli risk faktörüdür. Özellikle kadınlarda menopoz sonrası östrojen hormonunun azalması kemik kaybını hızlandırır. Diğer risk faktörleri arasında genetik yatkınlık, yetersiz kalsiyum ve D vitamini alımı, hareketsiz yaşam tarzı, sigara ve alkol kullanımı, bazı ilaçlar ve kronik hastalıklar yer alır.

Belirtileri: Osteoporoz genellikle "sessiz" bir hastalıktır ve kırık oluşana kadar belirgin bir belirti vermeyebilir. İleri dönemlerde boyda kısalma, kamburluk (kifoz) ve yaygın sırt ağrıları görülebilir.

Tanı ve Tedavi: Tanı, kemik mineral yoğunluğu ölçümü (DEXA) ile konulur. Tedavinin amacı kemik kaybını yavaşlatmak, kemik yoğunluğunu artırmak ve kırık riskini azaltmaktır.

  • Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Kalsiyum ve D vitamininden zengin beslenme, düzenli ağırlık taşıma egzersizleri.
  • İlaç Tedavisi: Kemik yıkımını azaltan (bifosfonatlar) veya kemik yapımını artıran çeşitli ilaçlar doktor kontrolünde kullanılır.

Bel Kayması (Spondilolistezis)

Bel kayması (Spondilolistezis), bir omurun altındaki omur üzerinden öne doğru kayması durumudur. Bu kayma, omurlar arasındaki diskler ve faset eklemler üzerindeki anormal baskı nedeniyle sinir köklerinin sıkışmasına ve bel ağrısına yol açabilir.

Nedenleri:

  • Dejeneratif: Yaşlanmaya bağlı olarak disklerin ve eklemlerin yıpranması.
  • İstmik: Omurganın "pars interartikülaris" adı verilen bölümünde oluşan bir stres kırığı sonucu meydana gelir. Genç sporcularda sık görülebilir.
  • Travmatik: Ciddi bir yaralanma veya travma sonrası oluşabilir.
  • Konjenital: Doğuştan gelen bir anomaliye bağlı olabilir.

Belirtileri:

  • Bel ağrısı (özellikle ayakta durma ve aktivite ile artan)
  • Bacaklara yayılan ağrı (siyatalji), uyuşma ve karıncalanma
  • Bacaklarda güçsüzlük ve hamstring (arka adale) kaslarında gerginlik
  • Yürüyüşte zorlanma

Tedavisi: Tedavi, kaymanın derecesine, hastanın yaşına ve semptomların şiddetine göre planlanır.

  • Konservatif Tedavi: İstirahat, ağrı kesici ve anti-inflamatuar ilaçlar, fizik tedavi ve korse kullanımı.
  • Cerrahi Tedavi: Konservatif tedavinin başarısız olduğu, kaymanın ilerlediği veya ciddi nörolojik baskı belirtilerinin olduğu durumlarda cerrahi tedavi önerilir. Ameliyatta genellikle sinirler üzerindeki baskı kaldırılır ve kayan omurlar vidalar ve çubuklar kullanılarak sabitlenir (füzyon).

Kök Hücre Nedir?

Kök hücreler, vücutta bulunan ve henüz farklılaşmamış, kendini yenileyebilen ve uygun koşullar altında vücuttaki herhangi bir doku veya organ hücresine dönüşebilme potansiyeline sahip ana hücrelerdir. Bu özellikleri sayesinde, hasar görmüş doku ve organların onarılmasında ve yenilenmesinde kilit bir rol oynarlar.

Kök Hücre Türleri:

  • Embriyonik Kök Hücreler: Embriyonun erken gelişim evrelerinde bulunur ve vücuttaki tüm hücre tiplerine dönüşebilme potansiyeline (pluripotent) sahiptir.
  • Yetişkin Kök Hücreler: Vücudun çeşitli dokularında (kemik iliği, yağ dokusu, kan vb.) bulunur ve genellikle bulundukları dokunun hücre tiplerine dönüşme yeteneğine sahiptir (multipotent).
  • Uyarılmış Pluripotent Kök Hücreler (iPS): Yetişkin vücut hücrelerinin (örneğin deri hücreleri) laboratuvar ortamında genetik olarak yeniden programlanarak embriyonik kök hücre benzeri özellikler kazanmasıyla elde edilir.

Kullanım Alanları: Kök hücre tedavisi, rejeneratif (yenileyici) tıbbın en umut vadeden alanlarından biridir. Ortopedide özellikle kıkırdak hasarları, eklem kireçlenmeleri (osteoartrit), kas ve tendon yaralanmaları gibi durumlarda hasarlı dokuyu onarmak ve iyileşmeyi hızlandırmak amacıyla kullanılmaktadır. Tedavi, genellikle hastanın kendi vücudundan (kemik iliği veya yağ dokusundan) alınan kök hücrelerin ayrıştırılıp konsantre hale getirildikten sonra hasarlı bölgeye enjekte edilmesi şeklinde uygulanır.