Çocukluk Çağı Kalp Hastalıkları
Çocuklarda kalp hastalıkları genellikle doğuştan olmakla birlikte edinsel (sonradan kazanılan) kalp hastalıkları da görülebilmektedir. Doğuştan kalp hastalıklarının büyük bir kısmı, kalbin anne karnındaki gelişim basamaklarında ortaya çıkan aksaklıklardan kaynaklanan yapısal bozukluklardır. Kalp odacıklarının gelişim bozuklukları, odacıklar arası duvarlarda delikler, kalp kapaklarında darlık veya yetersizlikler, kalpten çıkan büyük damarların (aorta ve akciğer atardamarı) gelişim ve yerleşiminde bozukluklar bu yapısal bozukluklar arasında sayılabilir. Bunun yanı sıra anne karnındaki dönemden itibaren tüm çocukluk çağı boyunca ortaya çıkabilen ritim bozuklukları da görülebilmektedir. Ayrıca kalp romatizması olarak da bilinen akut romatizmal ateş, kalbi besleyen koroner arterlerde bozukluklar ile seyredebilen Kawasaki hastalığı, obezite, hipertansiyon, diyabet gibi hastalıklara ikincil olarak ortaya çıkabilen kalp bozuklukları, kolesterol metabolizması bozukluklarında kalp damarlarında daralmalar ve tıkanıklıklar oluşması gibi edinsel kalp hastalıkları da çocukluk çağında görülebilen kalp hastalıklarındandır.
Kliniğimizde fetal (doğum öncesi) dönemden başlayarak yenidoğan, süt çocuğu, adolesan ve hatta genç erişkinlik dönemlerini kapsayan doğuştan/edinsel kalp hastalıkları ile ilgilenen, tanı, takip ve tedavisini üstlenen bilim dalı olarak çocuk kardiyolojisi bölümü bulunmaktadır.
Çocukluk Çağı Kalp Hastalıklarının Belirtileri
Çocukluk çağında bazı önemli kalp hastalıkları hiç bir belirti vermeyebileceği gibi aileleri endişelendiren bazı şikayetlerin de klinik önemi olmayabilir. Rutin muayene sırasında üfürüm duyulması, göğüs ağrısı, çarpıntı, morarma, bayılma, çabuk yorulma, sık solunum yolu enfeksiyonları, gelişme geriliği, eklem şikayetleri gibi belirtiler çocuk kardiyoloji poliklinik başvurularının önemli bir kısmını oluşturmaktadır.
Üfürüm: Üfürümler kalp muayenesi sırasında hekimin steteskopla duyduğu, üfleme sesine benzer ek seslerdir. Üfürümler çoğu zaman önemli bir kalp hastalığına bağlı olmamakla birlikte kalp odacıkları arasında delik olması, kalp kapaklarında darlıklar veya yetersizlikler gibi yapısal kalp hastalıklarından da kaynaklanabilir. Çocukluk çağı boyunca çocukların yarısından fazlasında fonksiyonel (masum) kalp üfürümleri duyulabilir. Deneyimli bir çocuk hekimi üfürümün masum üfürüm veya patolojik (yapısal kalp hastalığına bağlı anormal) üfürüm olup olmadığı konusunda muayene sırasında karar verebilir.
Göğüs Ağrısı: Erişkin dönemin aksine, çocukluk çağı göğüs ağrılarının çok küçük bir kısmı, kalp hastalıkları ile ilişkilidir. İdiyopatik (nedeni saptanamayan, önemli bir nedeni olmayan) ve kas-iskelet sistemi bozukluklarına bağlı göğüs ağrıları en sık nedenlerdir. Nadir görülmekle birlikte kalbe ait nedenler arasında kalbin yapısal bozuklukları (ciddi kapak darlıkları, kalp kası kalınlaşması vb), kalp damarlarında tıkanıklıklar, kalp zarı iltihabı, kalp kası enfeksiyonları sayılabilir.
Morarma: Kan oksijen içeriği çeşitli nedenlerle azaldığı zaman; ciltte, dudaklarda, ağız içi mukozalarda, göz kapaklarının iç kısımlarında morarma görülebilir. Bu durumlar, kalp hastalıklarına ikincil olabileceği gibi özellikle solunum sistemi hastalıkları gibi kalp dışı nedenleri de olabilir.
Bayılma: Beynin oksijen ve glikoz ihtiyacının karşılanmasındaki aksaklıklar geçici şuur kaybı veya şuur bulanıklığına yol açabilir. Geçici şuur kaybına senkop denir. Senkopun ayırıcı tanısı oldukça geniş bir hastalık grubunu kapsar. Kalp dışı nedenler (en sıklıkla otonom sinir sistemi bozuklukları), kalple ilişkili durumlar, nöropsikiyatrik durumlar ve metabolik nedenlere bağlı olabilir.
Çarpıntı: Kişinin kendi kalp atımlarını hissederek rahatsız olma durumu olarak tanımlanabilir. Genellikle göğüste hızlı, düzensiz ve bazen normalden daha güçlü atımlar şeklinde kendini gösterir. Çarpıntıların çoğu zararsız olmakla birlikte ciddi ritim bozukluklarının da işareti olabilir.
Çocuklarda Kalp Hastalıkları Tanı Yöntemleri ve Tetkikler
Fiziki Muayene: Muayenede hastanın genel görünümü, solunum sayısı/şekli, kalp atım sayısı/ritmi, tansiyon ölçümü gibi rutin değerlendirmelerle birlikte morarma, parmaklarda çomaklaşma, gelişme geriliği, çeşitli genetik hastalıkların bulguları, üfürümler, nabız vasfı gibi kalp hastalıklarına işaret edebilecek bulguların araştırılması esastır.
Saturasyon Ölçümü: Pulse oksimetre adı verilen cihazlarla parmak ucundan ışıklı sensörler ile kan almadan hastanın kanındaki oksijen doygunluğu (oranı) belirlenebilmekte ve düşük olması kalp hastalığını düşündürebilmektedir.
EKG (Elektrokaridyografi): Kollar, bacaklar ve göğüs üzerine yapıştırılarak yerleştirilen küçük elektrotlar vasıtası ile kalbin elektriksel aktivitesi kağıda yazdırılmakta ve ritim bozuklukları başta olmak üzere çeşitli kalp hastalıkları açısından bizlere bilgi vermektedir.
Telekardiyografi (Kalp Röntgeni): Röntgen ışınları sayesinde kalp ve akciğerlerin görüntüsü elde edilmektedir. Kalp büyümesi, büyük damarların genişlemesi veya gelişim yetersizlikleri, kalp yetersizliği gibi durumlarda bizlere bilgi sağlamaktadır.
EKO (Ekokardiyografi): Ultrasonografik yöntemle (kalp ultrasonu olarak da tanımlanabilir) kalbin anlık görüntüleri elde edilerek anatomik ve fonksiyonel bozuklukların tanısı kolayca konulabilir. Kalp odacıklarının gelişimi, odacıklar arası duvarlarda delik olup olmadığı, kalbin kasılma fonksiyonları, kalp kapaklarında darlık-yetersizlik durumları, kalpten çıkan büyük damarlarda darlıklar, genişlemeler, gelişim bozuklukları gibi birçok durumda hızlı ve güvenilir bilgiler verir. Radyasyon içermediği için hastaya veya çevredekilere zararı yoktur. Bazı özel durumlarda anne karnındaki bebeğin kalbinin ekokardiyografi ile değerlendirilmesi gerekebilir. Fetal ekokardiyografi olarak isimlendirilen bu yöntemle birçok kalp hastalığının tanısı bebek henüz anne karnındayken konulup tedavi planlamaları yapılabilmektedir.
Efor Testi (Eforlu EKG, Treadmill Testi): Belirlenen bir protokol çerçevesinde hastaya belirli sürelerle egzersiz yaptırılıp (genellikle yürüme bandı eşliğinde) bu sırada EKG ve kan basıncı monitörizasyonu yapılarak kalp kasının beslenme bozuklukları ve bazı ritim bozuklukları hakkında bilgi veren bir tanı yöntemidir.
Ritim Holter (Uzun Süreli EKG Kaydı): Bazı durumlarda anlık EKG ile kalpteki bozukluğu yakalama ihtimali zor olduğundan, hastanın 24 saat boyunca kalp atımlarının ve EKG kaydının yapıldığı özel cihazlar ile uygulanır. Pratikte hastanın göğüs duvarına yapışkan elektrotlar yerleştirilerek cihaz çalıştırılır, hasta küçük boyutlardaki cihazı 24 saat süresince yanında taşıyarak günlük aktivitelerine devam eder. 24 saatin sonunda cihazdaki veriler özel bilgisayar programına aktarılır. Ortaya çıkan sonuç uzman hekim tarafından değerlendirilir.
Tansiyon Holter (24 Saat Kan Basıncı Monitörizasyonu): Hastanelerde yapılan anlık tansiyon ölçümü zaman zaman hastane korkusu veya heyecanlanma nedeni ile doğru veriler sunmayabilir. Bu gibi durumlarda veya sık tansiyon ölçümü gerektiren durumlarda hastanın 24 saat süre ile üzerinde taşıyıp günlük aktivitelerini yapmasına engel olmayan bir cihaz ile belirli ve sık aralıklarda tansiyon ölçümü yapılarak cihaz hafızasına kaydedilir. 24 saat sonunda cihazdaki veriler özel bir bilgisayar programına aktarılır. Ortaya çıkan sonuçlar uzman hekim tarafından değerlendirilir.
Kalp Kateterizasyonu ve Anjiografi: Bu yöntemde çoğu zaman sedasyon ve anestezi uygulanır. Cilt aseptik solusyonlar ile temizlenir, kateterler genellikle kasıktaki büyük atardamar ve toplardamarlara yerleştirilir. Kılıf şeklindeki kateterlerin içinden daha ince yapıya sahip kateterler kalbin içine ve büyük damarlara ilerletilir. Kalp odacıkları ve büyük damarların; basınç ölçümleri, oksijen oranları gibi tanı ve tedavi için gerekli bilgiler elde edilir. Ayrıca röntgen ışınları ile görünür olan kontrast madde verilerek kalbin ve damarların görüntüleri elde edilir. Bu yöntem sadece tanı için kullanılmamaktadır. Kalpteki deliklerin ve bazı damarların; çeşitli cihazlarla kapatılması, kalp kapaklarında ve damarlarındaki darlıkların balonla açılması, darlık olan bölgelere stent yerleştirilmesi gibi tedavi amacı ile de kullanılmaktadır.
Çocuk Kalp Sağlığında Takip ve Tedavi
Medikal Tedaviler (İlaç Tedavisi): Kalp yetersizliği, ritim bozuklukları, kalp romatizması gibi hastalıklarda ilaç tedavileri uygulanabilmektedir.
Girişimsel Kateterizasyon (Anjiografi) İşlemleri: Bu yöntem sayesinde özel düzenlenmiş kateterler ve cihazlar ile ameliyat olmaya gerek kalmadan kalp deliklerinin ve çeşitli damarların kapatılması mümkündür. Balon anjiografi ile kalp kapaklarının/damarların darlıklarının giderilmesi ve dar olan damarların stent uygulanarak açılması gibi tedavi edici girişimsel işlemler uygulanabilmektedir.
Cerrahi Tedaviler (Kalp Ameliyatları): Yenidoğan döneminden itibaren kalp delikleri, yapısal kalp hastalıkları, damar darlıkları gibi birçok hastalık açık kalp cerrahisi yöntemi ile tedavi edilebilmektedir.